-
1 yabancı madde
Fremdstoff m -
2 yabancı madde karıştırarak
v. adulterate -
3 yabancı
yabancı fremd; unbekannt; Ausländer m, -in f;yabancı düşmanlığı Ausländerfeindlichkeit f;-e yabancı gelmek jemandem fremd vorkommen;yabancı madde Fremdkörper m;buranın yabancısıyım ich bin hier fremd; -
4 инородный
-
5 adulterate
v. yabancı madde karıştırarak; bozmak, seyreltmek* * *1. değerini düşür 2. karıştır (v.) 3. karışık (adj.) -
6 verfälschen
verfälschen v/t <o -ge-, h> -in sahtesini yapmak; Bericht usw a çarpıtmak, saptırmak; Speisen usw -in içine yabancı madde karıştırmak -
7 Fremdstoff
yabancı madde -
8 verfälschen
verfälschen*vt -
9 atmak
1) werfen3) ( oynamak) spielen5) ausstoßençevreye zararlı madde \atmak Schadstoffe ausstoßençığlık \atmak einen Schrei ausstoßendemir \atmak den Anker auswerfen9) ( imza) leistensigorta attı die Sicherung ist durchgebrannt2) ( fam)tepesi \atmak ausrasten, hochgehen, platzen
См. также в других словарях:
çepel — is. 1) Kir, bulaşık, çamur, pislik 2) Ürüne karışmış yabancı madde Üzümün çepelini ayıkladı. 3) Çalı çırpı 4) hlk. Bozuk, kapalı, yağmurlu hava Şu saatte kar yağıyordur, daha fenası hava çepeldir, sokaklar çamurludur. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
çepelli — sf. İçinde sap, taş, toprak vb. yabancı madde bulunan Çepelli buğday … Çağatay Osmanlı Sözlük
çepelsiz — sf. İçinde sap, taş, toprak vb. yabancı madde bulunmayan … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıplak maden — is., kim. Tamamen saf durumda, içinde hiçbir yabancı madde bulunmayan maden … Çağatay Osmanlı Sözlük
katkılı — sf. İçine yabancı madde katılmış olan, karışık, saf olmayan … Çağatay Osmanlı Sözlük
sakal — is. 1) Yetişkin erkeklerde yanak ve alt çenede çıkan kılların tümü Sakalı kır, yaşı elliyi aşkın fakat dinçti. F. R. Atay 2) Bazı hayvanlarda çene altında bulunan kılların tümü 3) den. Gemi karinasında oluşan yosun, yapışan midye vb. yabancı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
aşırı duyarlık — is., ğı, fiz. Organizmaya giren yabancı bir madde yüzünden canlı varlıklarda oluşan aşırı tepki, anafilaksi … Çağatay Osmanlı Sözlük